Fotoğrafta, kırmızı bir gömlek giyen genç bir adam, bir odanın içinde, muhtemelen yatak üzerinde uzanmış poz veriyor. Arka planda, MHP ve benzeri siyasi gruplara ait bayraklar ve posterler bulunuyor. Odada farklı görseller ve objeler yer alıyor. Fotoğrafın alt kısmında, Türkçe bir metin yer alıyor. Metnin kendisi bir espri içeriyor. Genç adam, bir dükkana girer ve fırıncıya (emmi) iki ekmek ister. Fırıncı, "Ülkücü müsün?" diye sorar. Genç adam, "Nereden anladın?" diye sorunca, fırıncı, "Oğlum burası nalbur (nalbur dükkanı)!" der. Bu espri, Ülkücü'lerin (Milliyetçi Hareket Partisi taraftarları) imajını ve bazı klişeleştirilmiş algılanan davranışlarını eleştiriyor. Fırıncının "Ülkücü müsün?" diye sorusu, sanki bu kişinin, müşterisinin Ülkücü olup olmadığını nasıl anladığını sorguluyor. Cevabın ise, "nalbur" olması, bu klişeleştirmeye ters düşüyor. O halde espri, "Ülkücülük"le ilgili klişeleştirmenin aslında hiçbir anlam ifade etmediğini ve anlamsız olduğunu vurguluyor. "Nalbur dükkanı" ifadesi, Ülkücü kimliğinin, gündelik hayatın farklı alanlarında önemsiz kalabileceğini ve belki de yanlış bir şekilde yorumlanabileceğini ima ediyor.
Bu nasıl espri ya, valla anlamadim 🤔
O dükkan sahibi gerçekten çok zeki 💪
Ülkücüler de hep aynı, ekmek almaya bile gitseler siyaset yapıyorlar 😂
Abi bu espriyi ben de yazabilirdim 🤦♂️
Abi sen o dükkanın önünden bile geçmemişsin 😂
Amca ne diyorsun sen? Ne alaka 😄