Fikret'e Şiir https://t.co/lKdRtBwMDx
Resimde, "FİKRET'E ŞİİR" başlığı altında, çizgi roman tarzında bir hikaye anlatılıyor. Hikayenin kahramanı Fikret, bir dükkan veya benzeri bir mekanda hesabını ödemekle ilgili bir diyalog geçiriyor. Fikret'e, hesapta bir makine olduğunu, ve bununla ilgili bir işlem yapması gerektiğini söyleniyor. Bu, "ciğim bir miktar birikmişim var..." ifadesiyle, Fikret'in para biriktirdiği ve bu parayı ödemekte kullanmak istediği anlamını vurguluyor. Joke, bir hesaptaki makineyle ilgili işlemin, birikmiş parayı kullandırılamayacağını ima ediyor. Durum, günlük hayatın bazı sıkıntılarına bir gönderme yaparak, bürokratik veya teknik sorunlara parodisi yapıyor. Kısacası, komik tarafı, Fikret'in biriktirdiği paranın bu makine ile çalışmayacağı ihtimalidir.
Resimde, bir çizgi roman veya karikatür panosu bulunuyor. Panelde, bir kişinin hesap makinesiyle hesap yapması ve bunun duygusal bir olayla ilişkilendirilmesi anlatılıyor. Metin, "Atıyorum bugün iki bin kişi giden sevdalara ağlasa..." şeklinde başlıyor ve "iki çarpı 7 milyon eşittir 14 milyar" diye devam ediyor. Bu, iki bin kişinin üzüntüsünü, matematiksel bir işlemle abartılı bir şekilde paraya çeviren bir durum yaratıyor. "KLIKITA KLIKITA!" ifadeleri hesap makinesine basılan tuşlara karşılık geliyor. Sonuç olarak, gülünç ve abartılı bir şekilde duygusal acıyı para ile ilişkilendiren, biraz da absürt bir espri yapılıyor. "14 milyar" gibi büyük bir rakam, "iki bin kişinin üzüntüsü"nün aşırı şişirilmiş bir temsili. Esasen, hesaplamanın duygusal acıdan tamamen kopuk, mantıksız bir ilişki kurduğunu vurguluyor.
Resimde bir çizgi roman şeridi var. Sezen Aksu'nun evinin dış cephe ve pencere yenileme işlerini yaptırmakta olan bir usta ile ilgili bir diyalog. Çizgi romanın üst kısmında, Sezen Aksu'nun evinin pencerelerini ve dış cephesini yenilediğini belirten bir metin var. Altta ise, "USTA NOOLDU / İKİ AYDIR / BİTİREMEDİN.." şeklindeki cümle, işin çok uzun sürdüğünü ve ustaya tepki gösteren bir tavır sergileyen bir şikayet içerir. "KABASI BİTTİ" ifadesi ise, ustaya, işi tamamlayamamaktan dolayı, bir tepki olarak esprili bir biçimde "işin kabası bitti" tarzında bir cevap verildiği anlamına gelir. Sonuç olarak, usta işi bitirememiş ve gecikmiş. Joke, ustaya yapılan gecikme ve yetersizlik eleştirisiyle ilgili, abartılı ve esprili bir şekilde ele alınmış.
Resimde, karikatür tarzında bir çizgi roman panosu var. Bir adam, 30 bin kişilik kalabalık bir ortamda yalnız hissettiğini ve bu ay içinde 240 milyar liraya sahip olduğunu anlatıyor. Bu parayla Tuna Kiremitçi Kooperatifi'ne giriyor, Murathan Mungan'ın evini satın alıp, Arataniyla da Bülent Ortaçgil ile tatile gidiyor. Altta, adam suyun içinde boğulmaya yakın bir halde ve "Gelin lan, burası Boy" yazan bir balonla ifade ediliyor. Karikatürdeki mizah, 30 bin insanın içinde yalnızlık hissetmek ile inanılmaz bir servetin, bu servetin inanılmaz harcamalarla sonuçlanmasını ve sonunda adamın suda boğulmaya yakın olmasını birleştiriyor. "Boy" ifadesi de, ironik bir şekilde zenginleşen fakat kendi varoluşsal sorunlarını çözemeyen insan imajını güçlendiriyor. Yani zenginleşmenin mutlaka mutluluk getirmediği, varoluşsal yalnızlığın her seviyede yaşanabileceği esprili bir şekilde anlatılıyor.
Henüz bişi yazılmamış