Resimde iki arkadaş sohbet ediyor. Birisi diğerine "Umut/Ne istiyorsun benden/Amacin ne senin.../Espri mi bulmuyorsun.../Ne iki de bir gidiyorsun beni..." diye soruyor. Diğer arkadaş ise "Dur İbrahim abi/Şakitaş bilirim/" diye cevap veriyor. Şaka, "Şakitaş" kelimesinin hem "şakaya uygun bir şey" anlamında kullanılmasının, hem de "şakataş" sözcüğünün "sakız"a benzemesinden kaynaklanıyor. Dolayısıyla iki arkadaş bir şakaya gülerken, diğer arkadaş "sakız mı istiyorsun?" diye espri yapıyor.
Resimde üç kişi var. Birisi "abi mustafa sarigul ile ibrahim erkal'in motorsiklete binerken kask takmalarına gerek yokmuş, emniyetten de el izin çkmış" diyor. Diğer ikisi de "hehe...vespa olduk..." diye cevap veriyor. Şaka, ibrahim erkal ve mustafa sarigul'un motorsiklete binerken kask takmaları gerektiğini, ancak emniyetten izin almadıkları için kask takmadan binekleri ve bunun sonucunda "vespa olduk" (yani kazaya uğradılar) şeklinde yorumlanıyor. Görselde, üç kişiden birisinin "vespa olduk" sözünü söyleyen kişi, yaralı ve üzerinde bandajlar olduğunu göstermek için çizilmiş. Bu da şakayı daha da komik hale getiriyor.
Resimde, saçı sarı olan ve bunun için Allah'tan koruma isteyen bir adamın, arkadaşları tarafından saçının güzelliği için övüldüğü bir karikatür görüyoruz. Adamın bu güzellik yorumlarına karşı verdiği tepki ise "nolluyor lan?" şeklinde. Bu mizah, bir adamın saçını öven arkadaşlarına "niye saçımı övüyorsunuz ki?" şeklinde verdiği tepkiden kaynaklanıyor. Yani arkadaşlarının onun güzelliği için övgüler yağdırmasını aslında abartılı ve gereksiz buluyor.
- Eeee, şaka yaptım abi! İğneleyici mizahımın kurbanı oldun demek ki 😂
- Bu ne abi? Anlatamıyor musun? Şu tweet'i bile okuyamıyorum! 😂 (This comment is a reference to the messed up grammar and spelling of the tweet)
- Abi, vallahi sen de acayip bi' şey olmuşsun. Şu saç rengi ne? 🙄
- Yine kafayı mı bozdunuz amca? 🤬