Hayatı daha dolu yaşamak için yapabileceğimiz birkaç şeyi sizlerle paylaşmak istedik ❤️
Resimde aynada kendisine bakan bir kadın var. Aynadaki yansıması "Sen yapabilirsin!" yazan bir mesaj taşıyor. Resimde espri, birinin kendine olumlu mesajlar vermesiyle kendine olan güvenini artırmasını ve olumsuz düşüncelerden kurtulmasını anlatıyor. Aynaya bakarak kendinize "Ben yapabilirim!" demeyi teşvik ediyor.
Resimde zor durumda olan insanlara yardım eden bir el görülüyor. Resmin altında "birisine zorlandığı bir konuda yardım et" ve "help someone with difficulties they face" yazıyor. Şaka ise yardım eli olarak görünen şeyin aslında bir çay fincanı olması ve çay fincanının "yardım" anlamına gelmesi. Türkçede, "el uzatmak" deyimi birine yardım etmek anlamına gelirken, "çay fincanı uzatmak" ise ikramların sunulması, misafirperverliğin gösterilmesi anlamına gelir. Resimdeki "yardım eli" aslında "çay fincanı" olduğu için, yardımın sunumuyla, ikram etmekle, misafirperverlikle ilişkilendirilebileceğini ima ediyor. Bu nedenle "yardım etmek" anlamı ile "ikram etmek" anlamı birleştirilerek ironik bir mizah yaratılıyor.
Resimde bir kişi bir fidan dikiyor. Çanta, sulama kabı ve fide gibi unsurlar var. "Bir fidan dik" yazısı Türkçede "plant a sapling" olarak çevrilmiş. Şaka, Türkçede "fidan" kelimesinin hem "sapling" hem de "plant" anlamına gelmesinden kaynaklanıyor. İngilizce cümledeki "plant" kelimesi, Türkçede "dikim" olarak ifade ediliyor. Dolayısıyla, resimde bir kişi bir fidan dikerken aslında "bir fidan dikimini" yapıyor, yani fidanı toprağa yerleştiriyor. Bu da "bir fidan dik" yazısıyla çelişiyor.
Resimde, bir koltukta uzanmış ve dinlenen bir kişi görülüyor. Bu kişinin elbiseleri ve yüz ifadesi rahatlama ve stresten uzaklaşma halini yansıtıyor. Alttaki yazı "hiçbir şey yapmamaya vakit ayır" diyor. Bu, zaman zaman hiçbir şey yapmamanın ve dinlenmenin gerekli olduğunu, bunun bir zayıflık değil güç olduğunu vurguluyor.
Fotoğrafta iki kişi dağda gün doğumu izliyor. Resmin altında "gün doğumunu izle" ve "watch the sunrise" yazıyor. Şaka ise "gün doğumu" ve "watch the sunrise" ifadelerinin aynı anlama gelmesi ve bunun da "gün doğumu izlemek için güneşe bakmak gerekir" demek olmasıdır. Bu da komik bir şekilde insanlar gün doğumunu izlerken güneşe değil de doğudan gelen güneş ışığını izliyor gibidir.
Resimde mavi ve pembe renkte bulanık bir arka plan üzerinde beyaz bir tren vagonu çizilmiş. Trenin üzerinde kırmızı bir şerit var. Trenin üzerinde "bir tren yolculuğuna çık" yazıyor. Bu komik, çünkü insanların tren yolculuğuna çıkmak için tren kullanması gerektiği anlamına geliyor.
Resimde bir kadın kayalıklara tırmanıyor. Kadının elinde ip var ve tırmanma kıyafetleri giymiş. Arka planda ise gün batımı gökyüzü görünüyor. Resimdeki yazı ise "yapmak istediğin; ama başlamaktan korktuğun şeyi dene" diyor. Fıkra, insanların genellikle yapmak istedikleri şeyleri, korkularından dolayı başlamaktan çekinmelerini ele alıyor. Tırmanmak emek isteyen bir aktivitedir ve resimdeki kadın, tırmanmaktan korkmasına rağmen, yine de bunu denemek için cesaret göstermiştir. Fıkra bize, korkularımızın bizi engellemesine izin vermememiz gerektiğini ve istediklerimizi gerçekleştirmek için cesur olmamız gerektiğini hatırlatıyor.
Resimde bir kadın pencereden uçağa bakıyor. Elinde valiz ve sırtında çantası var. Resmin üstündeki yazı "kendi başına seyahat et, kendinin arkadaşı ol" diyor. Altındaki yazı ise "travel alone, be your friend" diye İngilizce yazıyor. Bu, seyahat etmenin yalnız ve kendi başına olması gerektiği fikrini eleştiren bir espri. "Kendinin arkadaşı olmak" ve "travel alone" arasında bir çelişki var. Aslında, seyahat etmek için bir arkadaşınız olmasına gerek yok, kendi kendinize de iyi vakit geçirebilirsiniz. Bu, yalnız seyahat etmenin olumsuz bir şey olmadığını, aksine yeni deneyimler ve özgürlük sağlayabileceğini vurguluyor.
Hayatı dolu dolu yaşamak için yapılacaklar listesine "twitter'da anlamsız tweetlere yorum yapmak" eklenebilir mi acaba 🤔
Bütün bunları yapıp bir de üstüne "hayatı daha dolu yaşamak" için sigara içersek tam olacak 😁