Yeni hikayenizle geldimmm. Keyifli okumalar 👋🏻
Resimde, KFC'nin kurucusu Colonel Sanders'ın ellerinde dünyayı ikiye bölmüş ve bir yarısına tavuklar koymuş şekilde görüyoruz. Alttaki yazı ise, düştüğünüz yerden kalkmak için geç olduğunu düşünüyorsanız, karamsarlık sizi ele geçirmiş demektir. Günümüzün en popüler yiyecek zincirlerinden biri olan Kentucky Fried Chicken (KFC)'nin kurucusu ve logodaki sevimli adam Albay Harland Sanders'ın ilham veren başarı hikayesini sizler için derlemeye çalıştım. Detaylar için yana kaydırın. şeklindedir. Bu resim ve yazı, KFC'nin dünya çapında bir marka olduğunu ve tavukları her yerde satıldığını esprili bir şekilde gösteriyor. "Dünya"yı tavuklarla doldurması da marka başarısını sembolize ediyor.
Resimde Colonel Sanders (Kentucky Fried Chicken'ın kurucusu) gülümsüyor ve kollarını açmış şekilde poz veriyor. Altındaki yazıda, Sanders'ın 60 yaşında emekli maaşıyla arabasında kalmaya başladığı ve çok sevilen tavuk tarifini satmak için restoranları dolaşmaya başladığı ancak 1008 restoran tarafından reddedildiği ve sadece 1009. restoranda tavuk tarifini ürün başına ödeme yapma şartıyla kabul ettirdiği belirtiliyor. Bu espri, Sanders'ın emekli olmasına rağmen hala tavuk tarifini satmaya çalışmasının ve bununla uğraşmasının komik bir şekilde gösterilmesinden kaynaklanıyor. Ayrıca, bir efsanenin bile parasal zorluklar yaşayabileceği ve başarısızlıkla karşılaşabileceği fikri, bu espriyi daha da mizahi kılıyor.
Fotoğrafta, 1940'lı yıllarda açılmış olan Kentucky Fried Chicken (KFC) restoranının ilk şubelerinden biri görülüyor. Restoran, "Harland Sanders" adlı bir kişinin adını taşıyor. Restoranın adının altında "Restaurant" yazıyor. Bu fotoğraf, KFC'nin bugün bildiğimiz modern bir fast-food zinciri olmadan önceki geçmişini yansıtıyor. Şaka, "Kentucky Fried Chicken", Türkçe'de "Kentucky Kızarmış Tavuk" anlamına geliyor, ama "Kızarmış Tavuk" kısmı genellikle "Tavuk" ile kısaltılıp kullanılan bir yemek terimi olarak kullanılıyor. Fotoğraftaki restoranın "Restaurant" yazısı, "Kızarmış Tavuk Restoranı" gibi, "Tavuk Restoranı" gibi tuhaf ve gereksiz bir ifadeden oluşuyor. Bu, zaten "Kızarmış Tavuk" olarak bilinen bir yiyeceğin "Tavuk Restoranı" olması gibi tuhaf bir durum yaratıyor.
Fotoğrafta, KFC'nin kurucusu olan Colonel Sanders'ın çocukluk fotoğrafı bulunuyor. Resmin altında, "KFC'nin kurucusu ve gizli formülünün mucidi Colonel Harland David Sanders, 9 Eylül 1890'da Indiana'da dünyaya geldi. Sanders henüz 5 yaşındayken kardeşlerine bakmaya başladı. Çocukluğunu yaşamasını gereken yaşta büyük sorumluluğun omuzuna yüklenmesinin sebebi ise babasının ölümüy le birlikte annesinin çalışmak zorunda kalmasından kaynaklanmıstı." yazıyor. Bu fotoğraf ve yazı, Colonel Sanders'ın zorlu çocukluğu ve genç yaşta sorumluluk almasıyla mizah yapıyor. Aslında bir espriden ziyade, hayatı boyunca yaşadığı zorluklara ve başarıya ulaşma hikayesine dikkat çekiyor.
Fotoğrafta, Noel Baba şapkası giymiş Colonel Sanders var. Altında "Belki de 1008. reddedilisiğinde vazgeçseydi şimdi bu lezzetten mahrum kalacaktık. Sanders'in kızarmış tavuklarına olan yoğun rağbet sonucunda tarifi için birçok restoran sıraya girdi. Birçok kişinin peşinden koştuğu Sanders, 2 milyon dolar karşılığında şirketini John Y. Brown'a sattı. Albay Colonel Harland Sanders ise çeşitli sınavlardan geçti ama asla pes etmediği 60 yılın sonunda hayatının sefasını sürdü ve 90 yaşında hayata gözlerini yumdu. Okuduğunuz için teşekkür ederim." yazıyor. Şaka, Colonel Sanders'ın tavuklarının o kadar lezzetli olmasından dolayı 1008 kere reddedilmesine rağmen asla pes etmemiş olması ve sonunda çok başarılı olmuş olması. Bu, reddedilmelerin başarının önünde engel olmaması gerektiğini vurguluyor.
Fotoğrafta KFC'nin kurucusu Colonel Sanders bir tavuk sandviçi yerken görüyoruz. Üzerinde "Famous Drinks" yazan bir tezgah ve yanında "Fruhst" yazan bir kutu var. Şaka şu ki, Colonel Sanders hayatının çoğu döneminde farklı işlerde çalışmış ve hiç birinde başarılı olamamış. Hatta intihar bile düşünmüş. Ancak daha sonra tavuk sandviçine olan sevgisi sayesinde KFC'yi kurmuş ve başarılı olmuş. Bu yüzden "Fruhst" (Almanca kahvaltı) kelimesiyle "Famous Drinks" (ünlü içecekler) kelimeleri arasında ironi var.
Fotoğrafta yaşlı bir çift görünüyor. Erkek, karısına çiçek hediye ediyor. Görüntü, "Kızarmış tavuk konusunda uğrak nokta haline gelen Sanders'ın tesisinin bulunduğu yolun yeni otoban yüzünden kullanılamaz hale gelmesi sebebiyle ciddi bir müşteri düşüşü yaşandı. Biriken borçlarını ödemek için tüm mal varlığını satmak zorunda kalan Sanders 66 yaşındayken yine yolun başına döndü. Elinde avucunda kalan tek şey emekli maaşıydı." şeklinde bir espriyi çağrıştırıyor. Espri, Sanders'ın iflas ederek yolun başına döndüğünü ve tek varlığının emekli maaşı olduğunu ima ediyor. Bununla birlikte, elindeki çiçek, aslında ona hala bir müşteri gibi davranıldığını ve belki de işleri daha iyiye doğru gidebileceğini gösteriyor.
Fotoğrafta Colonel Sanders, ünlü Kentucky Fried Chicken kurucusu, kendi restoranının mutfağında yemek pişiriyor. Ancak komik olan şey, Sanders'ın elinde klasik KFC tavuklarının pişmesinde kullanılan basınçlı bir tencere yerine, başka bir şey olması. Muhtemelen bir kahvaltı yemeği için yumurta kaynatıyor. Bu durum, Colonel Sanders'ın sadece tavuk pişirmediğini, aynı zamanda diğer yemekler de yapabileceğini ima ederek mizah yaratıyor. Bu da, "KFC sadece tavuk satan bir yer değil, yemek çeşitleri mevcut" mesajını veriyor.
Fotoğrafta genç bir adamın yüzü görünüyor. Resmin altındaki yazı, adamın 10 yaşında çalışmaya başlamasını, evlilik nedeniyle evden ayrılmasını ve üvey babasının zulmünden kaçmak için kimliğini değiştirerek orduya katıldığını anlatıyor. Bu yazı, günümüzde sıkça duyduğumuz "çocuk yaşta çalışma" ve "evden kaçış" gibi konulara gönderme yaparak, o dönemin zorluklarına ve günümüzle benzerliklerine değiniyor. Bu, esprili bir paylaşım değil, daha çok o dönemdeki insanların yaşam şartlarına ve zorluklarına dikkat çeken bir içerik.
Fotoğrafta, 1940'lı yıllarda tren rayları yakınlarında duran bir adam görünüyor. Adam trenin önünde duruyor ve bir kepçe tutuyor. Yazarın anlattığına göre adam orduda 18 yaşına kadar görev yaptı, ardından 22 yaşına kadar trenlerde kondüktörlük yaptı. Ardından Josephine King ile evlendi ve üç çocuk sahibi oldular. Ancak adam işinden kovuldu ve karısı da çocukları alarak onu terk etti. 1947 yılına kadar da boşanmadılar. Bu fotoğrafta geçen espri, adamın bir kepçe tutuyor olması ve trenin önünde durmasıyla ilgili. Bu, adamın orduda çalıştığı ve bir trende kondüktör olarak çalıştığı zamanki görüntüyü temsil ediyor.
Ne hikaye be, anlatmaya bile gerek yok 😂
Hadi bakalım, bir de sen oku bakalım bu hikayeyi 😂
Bu hikaye de "Yazık oldu be" ile bitti herhalde 😅
Yine mi aynı hikaye? 😂
Yine mi aynı hikaye? 😂