İnanılması güç ilginç bir hikayeyle geldimmm. Keyifli okumalar 👋🏻 Daha fazla hikaye,bilgi ve haber için bizi takip edip beğenmeyi unutmayın; @sizbilindiye #bilgi #pratikbilgiler #faydalıbilgiler #gerçek #ilginçbilgiler #ilginçvideolar #ilginç #sıradışıbilgiler #keşfet #bilim #haber
Fotoğrafta, bir grubun önünde bir adamla küçük bir kızın sarıldığı görülüyor. Adam, kızın başını öpüyor ve ikisi de mutlu görünüyor. Arkaplanda diğer insanlar da görülüyor. Fotoğrafın altındaki yazı, "Mürettebatı olduğu gemi, Pasifik'te Tabar Adası yakınlarında battıktan sonra yam yam halkın arasına düşüp, yıllar sonra kral olan İsveçli denizcinin ilginç hikayesini sizler için derlemeye çalıştım. Detaylar için yana kaydırın." şeklinde. Bu, İsveçli denizcinin bir gemi kazasında kurtulup yerel bir halkın arasına düştüğü ve sonra kral olduğu fikriyle ilgili bir mizah. Bu durum gerçekçi değil, bir mizah konusu.
Resimde bir yelkenli gemi görülüyor. Altında ise Carl Emil Petterson adında bir denizcinin 17 yaşında gemilerde çalışmaya başlayan İsveçli bir denizci olduğu ve 6 yıllık denizcilik kariyerinin ardından 1898 yılında Papua Yeni Gine merkezli bir Alman firması gemisi olan SS Herzog Johan Albrecht'te mürettebat olarak çalışmaya başladığı yazıyor. Gemi 1904 yılında Tabar Adası yakınlarında battığı ve Petterson'ın kazadan kurtulduğu da yazıyor. Bu resimde espri yok, sadece gemiyle ilgili bir hikaye anlatılıyor.
Resimde bir adamın elinde bir denizci fotoğrafı tuttuğu ve fotoğrafın altında yazan metnin komik bir olayı anlattığı görülüyor. Fotoğrafın altındaki yazı şu şekilde: "Yamyamlığın hala olağan bir şekilde devam ettiği adanın meraklı yerlileri hemen Petterson'un etrafını sardı. Adaya yemek gelmişti fakat adalı yamyamlar ilk defa renkli gözlü biri ile karşılaşmışlardı ve Petterson'un mavi gözlerine hayran kaldılar. Adalılar bu genç adamda hayran kalmış, adeta büyülenmişlerdi ve onu öldürüp yemek akıllarına bile gelmemişti. Petterson güçlü ve yakışıklı delikanlıydı." Bu, yamyamların insan eti yediği fikrine dayanarak yapılan komik bir olay anlatımıdır.
Fotoğrafta, 1907 yılında evlenen Prenses Singdo ve eşi Petterson, aileleriyle birlikte poz vermiş. Şaka, "ada halkıyla akrabalık bağı kurmuş olan Petterson" ifadesinde yatıyor. Bu ifade, Prenses Singdo'nun bir ada halkı olmadığı, dolayısıyla "ada halkıyla akrabalık bağı kurmuş" ifadesinin yanlış bir şekilde kullanıldığı anlamına geliyor. Yani şaka, Petterson'un Prenses Singdo ile evlenerek "ada halkıyla akrabalık bağı kurmuş" gibi gösterilmesinde, bu ifadenin abartılı ve gerçek dışı bir şekilde kullanılmasında yatıyor.
Fotoğrafta, Kral Lamy'nin kızı Prenses Singdo, 3 yıl sonra 1907 yılında Petterson ve Prenses Singdo evlendi ve Ada halkıyla akrabalık bağı kuran Petterson, burada Hindistan cevizi ticaretine atıldı ve kurulmuş Hindistan cevizi işine girdi. Sonra da Teripax adını verdiği kendi Hindistan cevizi bahçesini kurdu. Bu espri, Prenses Singdo'nun evlendiği Petterson'un kendi ismini "Teripax" olarak değiştirmesi ve bu ismi kendi Hindistan cevizi bahçesine vermesiyle, bu olayı anlatan yazıdaki "Teripax" kelimesinin bir marka adı gibi kullanılması ve bunun da "teripäk" olarak okunmasının, "ter" ve "paç" kelimelerine benzemesiyle yaratılıyor. Bu da, Petterson'un "ter" ve "paç" ile iştigal ediyormuş gibi algılanmasına ve espriye dönüşmesine yol açıyor.
Fotoğrafta, 1900'lerin başlarında giyinen bir grup insan var. Muhtemelen aile fotoğrafı. Ortadaki adam, muhtemelen ailenin babası, ciddi bir yüz ifadesiyle bakıyor. Fotoğrafa, "Petterson işlerinde başarılı ve evliliğinde mutluydu, 8 çocuğu olmuştu. İşlerini geliştirmişti ve çalışanlarına da iyi davranıyordu. Ada halkı onu seviyor, saygı duyuyordu. Ama maalesef 1921 yılında Petterson'un eşi Singdo lohusa humması yüzünden hayatını kaybetti. Sonrasında aldığı yanlış kararlar sonucunda düşüşe başladı ve Petterson 1922'de İsveç'e döndü." şeklinde bir yazı eklenmiş. Şaka, Petterson'ın İsveç'e dönmesinin, eşi Singdo'nun lohusa humması yüzünden vefat etmesinden sonraki aldığı "yanlış kararlar" sonucu olduğu ima ediliyor. Ancak, İsveç'e dönme sebebinin, eşi Singdo'nun ölümünden daha "büyük" veya "ciddi" bir sebep olması ve bu sebebinin lohusa humması ile bağlantılı olabileceği, fotoğraftaki adamın yüz ifadesiyle ve yazıdaki kelime seçimleriyle ironik bir şekilde vurgulanıyor. Bu şaka, trajik bir olayı, kişinin "yanlış kararlar" yüzünden kötü duruma düşmesine bağlayarak, olaylara ironik bir bakış açısı getiriyor.
Fotoğrafta, beyaz bir üniforma giymiş ve şapkasını takmış bir adamın portresi var. Adam ciddi bir ifadeyle poz vermiş. Alttaki yazı, bu adamın Jessie Louisa Simpson adlı bir kadınla tanıştığı, onun adasına gittiği ve 1923 yılında evlendiği hakkında bilgiler veriyor. Adamın bu kadınla evlendikten sonra tarlasının bakımsız kaldığı, iflas noktasına geldiği ve karısıyla birlikte sitmaya yakalandığı belirtiliyor. Yazıda adamın zorluklara rağmen başarılı bir şekilde ayakta kaldığı ve karısını da kurtardığı belirtiliyor. Daha sonra Simberi Adasında altın madeni bulduğu bilgisi verilerek, bugün Tabar Adalar Grubu'nun dünyanın en büyük altın yataklarından birine sahip olduğu bilgisi veriliyor. Bu fotoğrafin mizahı, adamın "evlilikten" sonraki zorluklara rağmen hayatta kalıp başarılı olması ve altın madeni bulmasıyla ilgili. Bu durum, evliliğin bir kişinin hayatında zorluklara yol açabileceği ancak aynı zamanda kişinin hayatını olumlu yönde değiştirebileceği fikrini esprili bir şekilde yansıtıyor.
Resimde "Tabar Adası" yazan bir işaret ve yanında ciddi bir bakışlı bir adam bulunuyor. Şaka, resmin altındaki yazıda, adamın eşini kanserden kaybettikten sonra Tabar Adası'nı terk ettiğini ve 2 yıl sonra da Sydney'de kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiğini belirtmesiyle yapılmış. Bu, Tabar Adası'nın "insanlar için oldukça tehlikeli bir yer" olduğu izlenimini veriyor. Ancak, Tabar Adası aslında Avustralya'daki küçük bir ada ve herhangi bir tehlikeli durum söz konusu değil. Dolayısıyla şaka, Tabar Adası'nı sanki tehlikeli bir yer gibi göstererek, insanları güldürmeyi amaçlıyor.
Daha fazla bilgi ve haber için bizi takip edin diyorsunuz, yani aslında "like" istiyorsunuz, değil mi? 😏
"Daha fazla hikaye" diyorsunuz ama o hikayeyi anlatsanız bari 😄