Van Başkale'deki sel felaketinde hayvanlarını kurtarmak için canını tehlikeye atan ve sele kapılan Kader'i akrabaları kurtarmış. Bir yanımız orman yangını, bir yanımız sel felaketi. Sonumuz ne olacak böyle?
Resimde, sel felaketi sonrası çamurla kaplı bir kadın ve etrafında selden zarar görmüş bir yer görünüyor. Kadının üzerindeki çamurlar, felaketin ne kadar büyük olduğunu gösteriyor. Bu resimdeki espri, felaket sonrası yaşanan zorluklara rağmen, insanın hala hayata tutunma çabasıyla ilgili. Kadının çamurlu hali, acıklı bir durum olsa da, aynı zamanda sel felaketinde hayatını kurtardığı için şanslı olduğunu da gösteriyor. **Espri:** "Sel felaketinden sonra, "en azından çamurlu kıyafetlerle hayatım kurtuldu" diye düşünmek insanın kaderine karşı duyduğu ironik bir teslimiyettir. **Türkçe olarak:** "Selden sonra, en azından çamurlu kıyafetlerle kurtuldum" diye düşünmek, insanın kaderine karşı duyduğu bir ironi.
Fotoğrafta taşlarla dolu bir yol ve yolun kenarında duran askerler görünüyor. Bu görselde espri, askerlerin taşlarla dolu yolun üzerinden geçmek için neden araç kullanmadıklarıdır. İşte espriyi açıklayan Türkçe bir cümle: "Askerler neden taşıtlara binip taşlarla dolu yolu geçmediler?"