“
@tugbacinaar_ ‘DAN MÜTHİŞ BAYRAM ETKİNLİĞİ 🎉 HEDİYELER EFSANE 💜 3 kişiye 300 TL değerinde Zara hediye çeki 🤍 3 kişiye 300 TL değerinde Media Markt hediye çeki 🤍 4 kişiye 250 TL değerinde Atasun Optik hediye çeki 🤍 Bu hediyeler için yapmanız gereken tek şey @tugbacinaar_ hesabını takibe alıp, etkinlik gönderisindeki yoruma 2 arkadaşınızı etiketleyip fotoğrafı beğenmeniz yeterli. Yorumlarda buluşalım 😍 BOL ŞANS 💜 Sonuçlar Pazartesi günü 21:00’da canlı yayında açıklanacaktır 💜
Fotoğrafta, güneş gözlüğü takmış ve beyaz üstü ile kahverengi pantolon giymiş genç bir kadın, elinde "hediye kartı" yazılı üç farklı kutuyu tutuyor. İki kutuda "Azara Gift Card" yazıyor. Bu fotoğrafın espri konusu, kadının "Azara" isimli bir yerden üç hediye kartı almış olması ve bu kartları "Hediye Kartı" yazan kutuya koymasıdır. Genellikle "hediye kartı" ifadesi herhangi bir mağazanın hediye kartı için kullanılırken, kadın burada kendi "Azara Gift Card" yazan kartlarını "Hediye Kartı" kutularına koymuş. Bu da "Azara" mağazasına "hediye kartı" diye hediye kartı aldığını düşünerek "Azara" mağazasının kendi hediye kartlarını aldığı anlamına gelir. **Espri kısaca:** Azara'dan aldığı hediye kartlarını, Azara'dan aldığı hediye kartı kutularına koymuş.
Fotoğrafta bir kadın, deniz kenarında bir masada oturmuş ve elinde birkaç hediye kartı tutuyor. Kadının elindeki kartlar "Hediye Kartı" olarak yazılmış, ancak masanın üzerinde duran kartlar "This is a gift card" şeklinde yazılmış. Resimdeki espri, kadının Türkçe yazılmış hediye kartlarını tutarak İngilizce kartlara tercih ettiğini gösteriyor. Bu, Türklerin yabancı dilleri öğrenirken bazen kendi dillerini kullanmaktan vazgeçmemesiyle ilgili bir espri.
"Daha fazlasını talep etmiyorum, sadece hediye çeklerini bana gönderin, gerisi sizin bileceğiniz iş 🙃"
"Hadi bakalım, en azından hediyelerin yarısına kavuşabileceğimiz bir çekiliş 🥳"
"Bu kadar hediye dağıtana kadar benimle yemek yeseydiniz keşke 😭"