Gürse Birsel ne anlatıyorsun Allah aşkına? Allah rahmet eylesin yazmak varken destan döşemiş

çocuksu ruhtu. Özellikle bana ve Engin Günaydın'a çok nazı geçerdi. Sette biraz da bizi güldürmek için oynadığı bir "Mağdur persona"sı vardı. Şenay Gürler'le bir kahve içmeye mi çıkıyoruz, "Vaay tabii sosyete bizi davet etmez"! "Ya iki kız dedikodu yapacağız, sen niye geliyorsun?" "Yok ben garibanım zaten, bir kahve ismarlamazsınız bu fakire, ben hangi parayla kahve içeceğim" filan derken bu sefer abarttığını fark edip onu gülme tutardı. Setin bu geleneksel şakasından, bu dinamikten "Zenginliğine rağmen hep mağdur hep ezik Gülenay"ı yazdım. Vural nefis oynadı. “Birinin bizi durduramadığı” günlerdi. Son sezona girerken, ayrılmak istediğini söylediğinde ben dahil birkaç oyuncu arkadaşım vazgeçirmeye çalıştık. Ücret, saatler, senaryodaki yeri gibi şikayetleri vardı. Yapımcılarla konuşup, bana alıngan tonlu bir mesajla ayrıldığını söyledi ve teşekkür etti. Belki ısrar etmemi, yapımcıyı arayıp onsuz olmaz dememi bekledi. Yanlış karardı bence. Keşke son sezonda da beraber oynasaydık. Ve keşke birkaç ay sonra bir TV programında benimle ilgili kırıcı cümleler etmeseydi. (Tabii kimse iş arkadaşıyla tek sebepten 16 yıl iletişimi kesmez. Ama sonraki yıllardaki yanlışları anlatmaya gerek de yok.) Ben oyuncu arkadaşlarımla olan anlaşmazlıklarda kavga, polemik, magazin... (Devamı yorumlarda) 30 dakika önce G Q (+) 000 gulsebir❤ GULSEBİR Gönderi Takip Et TLBKI INIVI 25,4B 1.793 ▼ ce ve diğer kişiler beğendi gulsebir Vural'a vedam Σ Birkaç yıldır cenazelere gidemiyorum. (Çözmem gereken bir anksiyete.) Cenazeler, dini tören bölümünü ayrı tutarsak vefat edeni yad etmek, veda etmek için vardır. Ben bunu yazarak yapacağım. Bir iş arkadaşımı çok erken kaybettim. Şaşkın ve üzgünüm. Vural Çelik Avrupa Yakası'nın ikinci sezonuna tek bölümlük Kubilay rolü için gelmişti. Çok tatlı bir performans gösterdi. O hafta yapımcıya "Mümkünse her bölüm yazmak istiyorum” dedim ve Vural ekibe katılmış oldu. Nevi şahsına münhasır biriydi. Setin çocuğu gibiydi. Herkese kendi kendine küser, nedenini bilmediğimiz konulara alınır, sonra barışmak için hediyeler isterdi. Bu hediye konusu setin şakası haline geldikçe "Bu hafta bana ne alıyorsun Gülse?" cümlesiyle girmeye başlamıştı stüdyoya. Beraber çok güldüğümüz, keyfi yerinde olsun diye hep kollamaya çalıştığımız bir çocuksu ruhtu. Özellikle bana ve Engin Günaydın'a çok nazı geçerdi. Sette biraz da bizi güldürmek için G Q (+)

Kaynak

Görüntü, muhtemelen bir sosyal medya platformunda (Twitter gibi) paylaşılan bir yazı içeriyor. Yazıda, oyuncu Vural'ın ve Şenay Gürler'in rol aldığı bir dizi veya film projesi hakkında, oyuncuların set deneyimleri, anlaşmazlıklar ve ilişkiler hakkında kişisel düşünceler ve yorumlar bulunuyor. Yazıda, özellikle Şenay Gürler ve Vural arasındaki "geleneksel şaka" olarak nitelendirilen bir ilişkinin ve bu ilişkinin daha sonraki gelişmelerin nasıl etkilendiği anlatılıyor. "Zenginliğine rağmen hep mağdur hep ezik Gülenay" yorumu, Şenay Gürler'in rolü hakkında bir gönderme yaparak, rolünü oynadığı karakteri ve ilişki dinamiklerini ele alıyor. Ayrıca, dizi/film setinde yaşanan ayrılıklar, iletişim sorunları ve oyuncular arasındaki olası anlaşmazlıklar hakkında da yorumlar bulunuyor. Yazının sonunda ise "keşke" ifadeleri ile, olayların farklı şekilde gelişmesini dileyen bir özlemin altını çiziliyor. **Özetle şaka:** Yazı, oyuncular arasındaki esprili ve bazen de gergin bir ilişkiyi, rol içi karakterler ve ilişkilerle rol dışı deneyimler arasında bir bağ kurarak işliyor. "Mağdur persona", "zenginliğe rağmen hep mağdur" gibi ifadeler, rol ve karakter analizlerini, şaka unsurlarıyla harmanlıyor. "30 dakika önce" ifadesi, yazının güncelliğini ve sosyal medya ortamında anında paylaşılmasını vurguluyor.

Fotoğrafta, bir sosyal medya paylaşımı görülüyor. Paylaşım, oyuncu Gülsebir'e ait ve "Vural'a vedam" başlığı altında. Paylaşımda, Gülsebir'in cenazelere gitmemesinin sebeplerini ve bir iş arkadaşının vefatının üzüntüsünü dile getiriyor. Ayrıca, oyuncunun set arkadaşlarıyla yaşadığı keyifli ve bazen de komik anları anlatıyor. "Bu hafta bana ne alıyorsun Gülse?" cümlesinin, setin şakası haline gelmesi ve Gülsebir ile başka bir oyuncunun (Engin Günaydın sanıyorum) arasında geçen, mizah içeren bir diyaloğu andırdığı anlaşılıyor. Genel olarak, fotoğraftaki mizah, oyuncu arkadaşlıkları, set yaşamı ve komik anlar üzerine kurulu.


Yorumlar

Henüz bişi yazılmamış