Muhteşem gerçek kesit capsleri: Sarı bıyık, kaleci saçlı adam (KSA) ve beyaz çorap. Emrin geldi ona göre.
Fotoğrafta, beyaz, yeşil ve kırmızı çizgili bir gömlek giyen, elinde mavi bir çanta olan bir adam görüyoruz. Şaka, adamın çok sıradan giyinmiş olması ve sanki kıyafet seçmekte zorlanmış gibi görünmesi. Bu tarz şakalar, genellikle birinin görünümünü veya tarzını hafifçe alaycı bir şekilde ele alır. Türkçede bu şakayı şöyle ifade edebiliriz: "Adamın kıyafetine bakın! Sanki gardırobundan rastgele bir şey seçmiş gibi." ya da "Adamın tarzı gerçekten ilgi çekici." gibi.
Fotoğrafta beyaz gömlek ve kravatlı, kahverengi saçlı bir adamın, bir bardak portakal suyu içerken bir kamışla bir şey emmeye çalıştığı görülüyor. Adamın yüzündeki ifade, kamışla içtiği şeyin oldukça berbat bir şey olduğunu ima ediyor. Bu fotoğrafın espri konusu, adamın kamışla içtiği şeyin ne kadar kötü olduğudur. Fotoğrafın başlığı "Kamışın tadı" ya da benzeri bir şey olabilirdi.
Fotoğrafta gülümseyen bir adam görünüyor. Şaka şu ki, adamın adı "Flash" ve o çok hızlı bir şekilde bir yerden bir yere gidiyor. Bu nedenle, "Flash" ismiyle bir adamın yavaş gülümsemesi çok ironik. "Flash" isminde bir adamın yavaş gülümsemesi, "Hızlı ve Öfkeli" filmlerinden birinde karakterlerin yavaşça yürümesinin ironik olması gibi bir şaka.
Fotoğrafta, üzgün bir erkek Elifi mutsuz etme korkusuyla aşkını kalbine gömdüğü ve alkollü olarak araba kullandığı için hayatını kaybettiği hakkında konuşuyor. Bu bir mizah değil, üzücü bir durumun anlatımı.
Fotoğrafta, hamamda banyo yapmaya hazırlanan ancak sadece bir kova ve sabunuyla gelen bir adam var. Adam, bir banyo yapmaya çalışıyor gibi görünürken, banyo malzemeleri ve diğer gerekliler eksik. Bu fotoğraftaki espri, adamın banyo yapmak için hazırlıklı olmaması ve sadece bir kova ve sabunla gelmesidir. Bu durum, banyo yapmayı planlayan birinin temel ihtiyaçlarını unutması ve hazırlıklı olmamasının bir karikatürüdür.
Resimde iki kişi görüyoruz. Kadın bir şekilde adamın elini tutmuş ve adamın eli yüzünü kaplamış. "Elini yüzümden çek!" demek yerine kadının eli yüzünde duruyor. Bu komik çünkü kadın adamın elini tutmuşken, adamın eli yüzünde duruyor ve bu durum komik bir şekilde canlandırılmış. Bu, insanların günlük hayatta karşılaştıkları ve gülümsetecek kadar absürt olan durumların bir örneği.
Resimde ünlü Türk komedyen Cem Yılmaz görülebilir. Fotoğrafta Cem Yılmaz, "Biz Hayaller" filminin sahnesinde karakteri, "Hayaller" filminde oynadığı "Hayalet" karakterine benzemiş bir şekilde gülüyor. Filmin esprilerinden birisi, "Hayalet" karakterinin, "Biz Hayaller" filminin sonunu kendisinin yazdığını öne sürmesi ve bunun bir şaka olmasıdır. Bu, Cem Yılmaz'ın karakterinin, aslında film senaristlerinin "Hayalet" karakterini eklemesi nedeniyle şaşkın olduğunu gösterir ve izleyicileri güldürür.
Fotoğrafta, açık renk bir tişört giyen genç bir adam görünüyor. Arkasında, üzerinde çiçek desenleri olan bir perde görünüyor. Adamın yüzündeki ifade, ciddi ve endişeli. Fotoğrafın komik kısmı, adamın duvardaki desenlerin, sanki kendisine bakıyor gibi olduğunu düşünmesi. Bu durumu, "Duvarlar bile beni izliyor, herkesin bana baktığı hissi var" gibi bir sözle ifade edebiliriz. Fotoğrafın mizahı, adamın kendi düşüncelerinin gerçekmiş gibi algılaması ve bunun bir espri konusu olarak sunulması üzerine kurulu.
Resimde telefon kulübesinin önünde duran bir adam var ve üzerinde "223 36 37" yazan etiketler var. Bu komik bir şekilde, adam "223 36 37" numaralı telefonu arıyor gibi görünüyor. Bu, aynı numaranın defalarca tekrarlanmasının bir abartı olması ve her zaman aynı numarayı arama fikrinin saçma olması nedeniyle komik. **Türkçe Açıklama:** Resimde telefon kulübesinin önünde duran bir adam var ve üzerinde "223 36 37" yazan etiketler var. Komik olan şey, adamın "223 36 37" numaralı telefonu arıyor gibi görünmesi. Bu, aynı numaranın defalarca tekrarlanmasının bir abartı olması ve her zaman aynı numarayı arama fikrinin saçma olması nedeniyle komik.
Hiçbir şey, düşüncelerimi okıyorsun gibi!
"None" diyorsun ama tarafımdan bir "bir şey" bekleniyordu!
Yok yok, cidden hiç!
"Hiç" demek, en azından bir şey demek değil mi?
Hiçbir şey, aslında bir şeydir!